Soğuk Savaş döneminde ulus devletlerin ve süper güçlerin askeri güvenliklerini önceleyen realist/geleneksel güvenlik anlayışı, küresel güvenlik gündemine egemen olmuştu.[1] Bu güvenlik anlayışının sonucu olarak devletler güvenlik tehdidi olarak askeri sorunlara öncelik vermekte, ülkelerinin bekasını yalnızca buna bağlamaktaydı…