Demokrasi, ifade özgürlüğü ve ekonomik refah gibi kavramlardan oldukça uzak olan Ortadoğu ülkeleri, 2010 yılı itibariyle koşulların iyileştirilmesi için halk ayaklanmaları başlattı. Kimi ülkelerde iktidarlar devrilirken, kimi ülkelerde uzun yıllar sürecek olan iç savaşlar başladı. 2011 yılında Beşar Esad Rejimi’nin protesto eden halka ateş açması sonucu Suriye’de iç savaş süreci başladı. Bu sırada yaşanan Arap Baharı’nı İslami bir uyanış olarak görüp, uzun yıllar hüküm süren baskıcı rejimlerin devrilmesini destekleyen İran, ayaklanmalar Suriye’ye sıçrayınca söylemini tamamen değiştirdi. Esad Rejimi’nin hayatta kalması için her alanda bu ülkeye destek vermiştir. Yıllardır devam ettirdiği bu ittifakta hem Şii söyleminin hem de kendi bölgesel çıkarlarının önemi büyüktür. Bu çalışmada amaç; İran’ın Suriye İç Savaşı’ndaki politikasını ve rolünü, iki ülkenin tarihsel süreçteki ilişkileri ve 2011’den bu yana süren faaliyetler çerçevesinde incelemeye çalışmaktır.
PETROL FİYATLARINA NE OLDU?
Geçtiğimiz haftalarda Amerikan kaya petrolünde (WTI) ciddi bir fiyat düşüşü yaşandı. 20 Nisan sabahı New York borsasında işlem gören WTI’ın varil fiyatı sırasıyla 9,5 ve 2 doların altında gibi fiyatlara indi ve ardından kapanışa doğru varil fiyatı 0 doların altını gördü. Peki, bu durumun sebebi ve dünya geneline etkisi nedir?
TÜRKİYE İÇİN DOĞU AKDENİZ MESELESİ
Doğu Akdeniz, geçmişten günümüze kadarki süreç boyunca Kıbrıs sorunu, Suriye iç savaşı ve Lübnan sorunu, Libya iç savaşı, Türkiye ve Yunanistan arasında yaşanan Ege’de karasuları, hava sahası, adaların silahsızlandırılması ve kıta sahanlığı sorunları gibi birçok sorunun merkezinde kalan bölge olarak, coğrafi açıdan da bölgeye sınırı olan Türkiye, İsrail, Mısır, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), Yunanistan, Lübnan, Suriye ve Libya’nın aktif politika yürüttüğü alan olarak karşımıza çıkmaktadır.