Göçmenler ve mülteciler için genel anlamda güvenli bir ülke olarak kabul edilen Yeni Zelanda’nın 400.000 nüfuslu Christchurch kentinde 15 Mart 2019 tarihinde 2 camiye silahlı saldırı düzenlendi (Perry & Baker, 2019). Saldırıyı gerçekleştiren kişinin Bretton Tarrant isminde, kendini ırkçı olarak tanımlayan bir Avustralya vatandaşı olduğu tespit edildi (Perry & Baker, 2019). Saldırının Cuma namazı kılmakta olan Müslümanları hedefleyen bir terör faaliyeti oluşu durumun sadece Yeni Zelanda içerisinde bir mesele olarak kalmasından çok tüm dünyayı ilgilendiren bir mesele haline getirmekteydi (Hellyer, 2019).
Cuma namazı sırasında Al-Noor ve Linwood Camilerini hedef alan saldırıda, 51 kişinin öldüğü ve 49 kişinin yaralandığı belirtilmiştir (Perry & Baker, 2019).
Saldırıların failinin arandığı sırada saldırıların sorumluluğunu üstlenen kişi, kim olduğunu ve saldırının konumunu ve gerekçesini açıkladığı 74 sayfalık bir göçmen karşıtı manifestoyu mail yoluyla Parlamento Hizmetlerine göndermiştir (Royal Commission of Inquiry into the Attack on Christchurch Mosques on 15 March 2019). Gönderdiği bu manifestosunda şüpheli kendisinden, 28 yaşında beyaz bir Avustralyalı olarak bahsetmiştir (Perry & Baker, 2019).
Saldırının sorumluluğunu üstlenen kişi olan Tarrant, Yeni Zelanda’ya geliş sebebinin saldırı için plan ve hazırlık yapmak olduğunu belirtmiştir (Perry & Baker, 2019). Nitekim bir Avustralya vatandaşı olarak Yeni Zelanda’da yaşama hakkından faydalanmaktaydı (Royal Commission of Inquiry into the Attack on Christchurch Mosques on 15 March 2019). Saldırı için Yeni Zelanda’yı seçmesinin sebebinin ise dünyanın en uzak bölgelerinin kitlesel göçe uygun mekânlar olmadığını göstermek olduğunu açıklamıştır (Perry & Baker, 2019).
Yaptığı açıklamalarda Tarrant, saldırıyı gerçekleştiren kişinin sadece kendisinin olduğunu ve planını gerçekleştirmek için başkalarına ihtiyaç duymadığını ifade etmiştir (Sajid, 2020). Ayrıca Tarrant saldırıyı gerçekleştirdiği sırada bir kaskındaki kamera ile olanları facebook live üzerinden canlı yayın olarak kaydederken yayın sırasında arka planda, soykırım ve Bosnalı Müslümanlara karşı işlediği diğer suçlardan dolayı Lahey’de savaş suçları mahkemesiyle yargılanan Radovan Karadziç’e atıfta bulunan bir şarkı çalmaktadır (DW, 2019). Saldırganın açtığı müzik gibi göndermeler haricinde Müslümanlarla yapılan savaşların ve generallerin isimleri, İslamofobik ve göçmen karşıtı saldırılarda bulunan kişilerin isimlerini tüfeğine ve şarjörlerine yazmıştı (Anadolu Ajansı, 2019).
Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern, camilere karşı gerçekleşen terör faaliyetini “Yeni Zelanda’nın yaşadığı en karanlık günlerden biri” olarak nitelendirmiştir (Perry & Baker, 2019). Ayrıca Ardern bir basın toplantısında “Silahlı çatışmalardan etkilenen birçok insan göçmen veya mülteci olsalar da, Yeni Zelanda’yı yuva edinmeyi seçtiler. Onlar biziz.” diyerek açıklamada bulunmuştur (Perry & Baker, 2019). Dolayısıyla Ardern, saldırıyı düzenleyenin aşırıcı görüşlere sahip olduğunu ve bu tür görüşlerin Yeni Zelanda’da yeri olmadığını belirtmiştir (Perry & Baker, 2019).
Bütün bunların yanı sıra Yeni Zelanda yetkililerinin yeterince önlem almadığı konusunda değerlendirmeler vardır. Bu durumun sebebiyle ilgili yapılan resmi açıklamada Tarrant’ın planlarının hükümet organları tarafından ulaşılmasının “makul bir yolu” olmadığı yönündedir. Hükümet organları saldırıdan 8 dakika önce Tarrant’ın gönderdiği mail ile saldırının farkına varmıştır. Kraliyet Komisyonunun olay hakkındaki raporunda Yeni Zelanda hükümetinin silah kontrolünün yeterli olmamasının Tarrant’ın ruhsatını alamayacağı bir silahın alımına izin verildiği tespit edilmiştir. Bunun yanı sıra ülkenin istihbarat servisinin İslamcı Terör haricindeki tehlikeler için yeterli kaynak ayırmadığını bildirmiştir. Bu durum karşısında Ardern, hükümetin istihbarat servislerindeki ve silah kontrolündeki yetersizliklerden dolayı özür dilemiştir (Graham-McLay, 2020).
Saldırılardan 6 gün sonra Yeni Zelanda’da yarı-otomatik tüm askeri tip silahların satışı yasaklandı. Saldırganın camiye yarı-otomatik bir silahla saldırmış olmasının bu durumda etkisi vardı (Reuters, 2019). Yasaklanan silahların devlete iade edilmesi için 20 Aralık’a kadar süre verilmiştir (Menon, 2019). Saldırılara karşı Yeni Zelanda Parlamentosu tarafından alınan bir diğer önlem ise Yeni Zelanda’da yasal olarak tutulan her türlü silahın izlenmesini ve kayda alınmasını konusundaki yasa tasarısı ve silah lisanslarının yenilenme sürelerinin 10 yıldan 5 yıla düşmesiyle ilgili önergelerdir (Menon, 2019).
Tarrant’ın saldırıyı gerçekleştirme yöntemleri incelendiğinde internetin etkin bir şekilde kullandığı görülmektedir (Queck, 2019). Saldırıdan önce beyaz ırk üstünlüğü sembolü bulunan silahlarını paylaşması bu duruma örnek olarak gösterilebilir (Queck, 2019). İşlediği suçlar nedeniyle Yeni Zelanda Yüksek Mahkemesi tarafından yargılanan Bretton Tarrant; 51 kişiyi öldürmek, 40 farklı cinayete teşebbüs etme ve terörizm suçlarından şartlı tahliye olmaksızın müebbet hapis cezası ile yargılanmıştır (Yıldız, 2020)
Christchurch Terör Saldırılarının bir benzeri olayla karşılaşmamak ve Jacinda Ardern ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron sosyal medyanın terör faaliyetleri ve aşırıcı görüşlerin yayılımındaki rolüne karşı çözüm üretmek adına 15 Mayıs 2019 tarihinde Christchurch Çağrısı adı verilen bir toplantı düzenleme kararı almışlardır. Bu toplantıda devlet liderleri haricinde teknoloji firmalarının CEO’ları da davet edilmiştir. Ardern, hükümetlerin ve sosyal medya platformlarının; sosyal medya üzerinden aşırı giden tutumların olmaması ve 15 Mart 2019’da olduğu gibi terör faaliyetlerinin tekrarlanmaması için birlikte hareket etmeleri gerektiğini belirtirmiştir. Ayrıca Ardern, “15 Mart saldırılarının ardından, Yeni Zelandalılar bu tür saldırıların bir daha asla gerçekleşmemesini sağlamak için ortak bir amaç içinde birleşti. Şiddet içeren aşırılık yanlısı içeriği önlemek istiyorsak, diğer hükümetleri, teknoloji şirketlerini ve sivil toplum liderlerini içeren küresel bir yaklaşım benimsemeliyiz” diyerek açıklamada da bulunmuştur (The Beehive, 2019).
Christchurch Çağrısının destekçileri arasında devletlerin yanı sıra UNESCO, Avrupa Konseyi, Avrupa Komisyonu gibi organizasyonlar da bulunmaktadır (Christchurch Call).
Olayların insanlar üzerindeki etkisi incelendiğinde olumlu bir atmosfer yarattığı görülmüştür. Tarrant’ın yaptığı terör saldırıları Yeni Zelanda halkında İslamofobi ve aşırı sağ ideolojiyi yaymamış tersine Yeni Zelandalılar saldırıdan etkilenenler ile birleşip ırkçılığa, aşırıcı sağ ideoloji şiddetine karşı çıkmışlardır (Sajid, 2020).
Sonuç olarak Yeni Zelanda’nın Christchurch kentinde yaşanan terör saldırılarının sonuçları, devletlerin sosyal medya üzerindeki aşırıcılığı ve terör faaliyetlerinin yayılmasını önlemek adına toplu bir hareket oluşturmalarına sebep olmuştur.
Alkın Arıkan tarafından The FEAS Journal adına hazırlanmıştır.
Kaynakça
Anadolu Ajansı. (2019, March 16). Yeni Zelanda’daki cami saldırısını gerçekleştiren teröristin silah analizi. YouTube: https://youtu.be/IlkrKpmT88M adresinden alınmıştır
Christchurch Call. (tarih yok). Supporters. April 29, 2021 tarihinde Christchurch Call: https://www.christchurchcall.com/supporters.html adresinden alındı
DW. (2019, March 15). New Zealand: Twin terrorist attacks kill dozens at Christchurch mosques. DW: https://www.dw.com/en/new-zealand-twin-terrorist-attacks-kill-dozens-at-christchurch-mosques/a-47927516 adresinden alınmıştır
Graham-McLay, C. (2020, December 7). Christchurch Inquiry Says New Zealand Couldn’t Have Prevented Mosque Attacks. The New York Times: https://www.nytimes.com/2020/12/08/world/asia/christchurch-inquiry-report.html adresinden alınmıştır
Hellyer, H. A. (2019, March 15). The Islamophobia that led to the Christchurch shooting must be confronted. The Guardian: https://www.theguardian.com/commentisfree/2019/mar/15/islamophobia-christchurch-shooting-anti-muslim-bigotry-new-zealand adresinden alınmıştır
Menon, P. (2019, September 13). New Zealand’s PM Ardern acts to tighten gun laws further, six months after attack. Reuters: https://www.reuters.com/article/us-newzealand-shooting-idUSKCN1VY092 adresinden alınmıştır
Perry, N., & Baker, M. (2019, March 15). Mass Shootings at New Zealand Mosques Kill 49; 1 Man Charged. April 29, 2021 tarihinde The Diplomat: https://thediplomat.com/2019/03/mass-shootings-at-new-zealand-mosques-kill-49-1-man-charged/ adresinden alındı
Queck, N. (2019, March 19). Bloodbath in Christchurch:The Rise of Far-Right Terrorism. RSIS Commentary: https://www.rsis.edu.sg/wp-content/uploads/2019/03/CO19047.pdf adresinden alınmıştır
Reuters. (2019, April 10). New Zealand votes to amend gun laws after Christchurch attack. Reuters: https://www.reuters.com/article/us-newzealand-shooting-parliament-idUSKCN1RM0VX adresinden alınmıştır
Royal Commission of Inquiry into the Attack on Christchurch Mosques on 15 March 2019. (tarih yok). The Report. April 2021, 29 tarihinde Royal Commission of Inquiry into the Attack on Christchurch Mosques on 15 March 2019: https://christchurchattack.royalcommission.nz/the-report/ adresinden alındı
Sajid, I. (2020, December 8). Key findings of New Zealand’s mosque attacks report. Anatolian Agency: https://www.aa.com.tr/en/asia-pacific/key-findings-of-new-zealands-mosque-attacks-report/2069617 adresinden alınmıştır
The Beehive. (2019, April 24 ). NZ and France seek to end use of social media for acts of terrorism. The Beehive: https://www.beehive.govt.nz/release/nz-and-france-seek-end-use-social-media-acts-terrorism adresinden alınmıştır
Yıldız, Ö. F. (2020, August 27). Yeni Zelanda’da camilere terör saldırısı düzenleyen Tarrant’a ömür boyu hapis cezası. Anadolu Ajansı: https://www.aa.com.tr/tr/dunya/yeni-zelandada-camilere-teror-saldirisi-duzenleyen-tarranta-omur-boyu-hapis-cezasi/1954502 adresinden alınmıştır