ÖZET
Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan kriz son zamanlarda dünya gündemin konuları arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Ukrayna’nın doğusunda bulunan Donbass bölgesinde Rusya taraftarları ile Ukrayna birlikleri arasında yaşanan çatışmalar, ateşkes ihlallerinin giderek artması bölgedeki gerilimi giderek arttırmıştır. İki devlet arasında yaşanan yüksek gerilim bölgede kaygılara yol açmaktadır. Bu iki devletin halkının çoğunluğu dilleri, kültürleri, inançları aynı iken son yıllarda yaşanan siyasi gerilimler sebebiyle birbirlerinden giderek uzaklaşmaktadır. Rusya ve Ukrayna arasında gerilime yol açan tarihsel süreç, güncel krizler ve son durum analiz edilecektir.
Anahtar Kelimeler: Rusya, Ukrayna, Donbass, Kırım, Çatışma
1.Rusya-Ukrayna Krizinin Tarihi
İki devlet arasındaki ilişkiler 17.yüzyılda resmi bir şekilde gelişmiştir ancak Büyük Katerina’nın 1764 yılında Kazak Hetmanlığı’nın özerkliğine son verdiğinde iki devletin uluslararası alandaki ilişkileri de sonlanmıştır. 1917’de Bolşevik Devrimi ile iki devlet arasındaki ilişkiler tekrardan devam etmiştir. Bolşevik Devrimi’nden üç sene sonra Ukrayna, SSCB’nin hakimiyeti altına girmiştir. Böylece, iki devlet arasındaki ilişkiler, uluslararası ilişkilerden iç ilişkilere geçmiştir. 1991 yılına gelindiğinde Mihail Gorbaçov’un istifa etmesinin ardından, “yeniden yapılanma” adı altında yaşanan çözülme ile diğer Sovyet ülkelerinde olduğu gibi Ukrayna’da da milliyetçi akım yükselişe geçmiştir. Tam olarak 24 Ağustos 1991 tarihinde Ukrayna, Sovyetler’den ayrılmıştır. Ukrayna’nın ilk başbakanı Leonid Kravçuk olmuştur. Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından, Ukrayna ve Rusya arasında Kırım’daki Karadeniz Filosuyla ilgili anlaşmazlıklar yaşandı (Kerem, 2018). 1991’in Ekim ayında ilk önce Ukrayna Parlamentosu ve ardından da devlet başkanı Kravçuk filonun Ukrayna’nın denetimine geçmesi kararını onaylamıştır. Ardından Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin Karadeniz Filosunun Moskova’ya bağlı olduğunu öngören kararnameyi onaylamıştır. (Kerem, 2018). 1992 yılında ise Ukrayna ve Rusya, ilk başta filonun ortak yönetilmesinde anlaşmışlardır fakat Ukrayna devriye gemisinin Odessa’ya girmesi ile iki devlet silahlı çatışmanın eşiğinden dönmüş daha sonra 1995 yılına gelindiğinde filonun taksimine karar vermişlerdir. Ancak bu noktada bir gerilim oluşmuştur. Daha sonra iki arasında gerginliğin azalması ile tekrardan görüşmeler başlamıştır. 1997 yılında ise iki devlet arasında, Rus Karadeniz Filosunun Kırım’da kalması konusunda, stratejik ortaklar olarak adlandırılan dostluk ve işbirliği antlaşması imzalanmıştır. (Sputnik News, 2018). Antlaşma 2008 yılında 10 sene daha uzatılmış ve 2018’de sonlanmıştır. 2001 yılının Ekim ayında İsrail’den havalanan Rus Tupolev Tu-154 tipi uçak, tatbikat sırasında fırlatılan Ukrayna S-200 füzesinin isabet etmesi sonucu Karadeniz’e düştü ve 78 kişi kurtulamamıştır. (Kökçam, 2021). Ukrayna bu olayın ardından sorumluluğu üstlenmemiştir.
2001 yılında Ukrayna’da muhalif bir gazeteci olan Georgiy Gongadze’nin öldürülmesi ve ardından Rusya taraftarı olan Ukrayna Devlet Başkanı Kuçma’nın ses kayıtlarının çıkmasıyla birlikte bir siyasi kriz başlamıştır.Ülke genelinde “Kuçma’sız Ukrayna” sloganıyla protestolar başlamıştır. 2002 Seçimlerinde, Ukrayna Komünist Partisi ilk defa yüzde 20 oy ile birinciliği kaptırmış ve Viktor Yuşçenko’nun liderliğinde Batı taraflı “Bizim Ukrayna (Naşa Ukrayna)” bloğu seçimleri kazanmıştır. (Kerem, 2018). 2004 yılına gelindiğinde, devlet başkanlığı seçiminde Başbakan Viktor Yanukoviç’in karşısına muhalif güçleri tarafında toplayan ve batı yanlısı lider Viktor Yuşçenko çıkmıştır. Seçimin ikinci turunda Viktor Yanukoviç’in yüzde 49,4 alması ve Yuşçenko’nun yüzde 46,6 oy alması ile olaylar başladı. Viktor Yuşçenko, Lugansk ve Donetsk bölgelerinde seçime hile karıştığını ileri sürerek taraflarını Kiev’de protestolar düzenlemesini istemiştir. Kasım 2004’ten 2005’in ilk ayına kadar süren bu olaylar “Turuncu Devrim” olarak adlandırılmaktadır. Turuncu olarak adlandırılmasının nedeni Yuşçenko’nun seçim kampanyalarında bu rengi kullanmasıdır.
Protestoların giderek ülke genelinde büyümesi ile seçim sonuçları geçersiz kılınmış ve oylamanın tekrardan yapılmasına karar verilmiştir. Tekrarlanan seçimde Yuşçenko kazanarak ülkenin devlet başkanı olmuştur. Yuşçenko’nun iktidarının ilk yıllarında Ukrayna ve Rusya arasında doğalgaz krizi çıkmıştır. Yapılan müzakereler neticesinde Ukrayna, Rus gazının fiyatını iki kat artıran antlaşmayı imzalamıştır. (Kerem, 2018). 2006 ve 2009 yılları arasında süren, Rusya ve Ukrayna arasındaki doğalgaz krizleri, Rusya tarafından “Turuncu Devrim’e” karşılık enerji silahı olarak kullanılmıştır. 2010 yılında yapılan seçimlerde Yuşçenko’nun oyları düşerken Rus yanlısı Viktor Yanukoviç devlet başkanı olmuştur. Rusya yanlısı Viktor Yanukoviç iktidarının Kasım 2013’te Ukrayna-AB Ortaklık Anlaşması’nı imzalamayı reddetmesi üzerine Kiev’de başlayan olaylar, Ukrayna’yı tarihinin en büyük kaosuna sürüklerken, Rusya ve Batı arasında “Soğuk Savaş” yıllarını aratmayan gerginliklerin de başlangıcı olmuştur. (Kerem, 2018). Yanukoviç’in istifa etmesini isteyenler protesto eylemlerine başlamış, polis ve protestocular arasında silahlı çatışmalara dönüşerek protestolar ülkeye yayılmaya başlamıştır. Rusya yanlılarında bu olaylara karışmasıyla çatışmalar daha da şiddetlenmiştir. Bu olaylarda 100 kişi hayatını kaybetmiştir ve birçok insan yaralanmıştır. Bu olay “Euro Maydan” olarak adlandırılmaktadır. Avrupa ve Rusya arasında bir köprü olan Ukrayna’da halk Rus yanlısı ve batı yanlısı olarak ikiye ayrılmıştır.
Olayların kontrolden çıkması üzerine Yanukoviç ülkeyi terk etmiştir. Protestoların büyüyerek Kırım ve Donbas bölgelerine de sıçraması ile Kırım Parlamentosunda askeri üniformalı, “silahlı, yeşil adamların” baskısı ile Kırım’ın Rusya’ya ilhakını sağlayacak referandumu yapma kararı aldı ve yerli halk olan Tatarların ve Ukraynalıların karşı çıkarak katılmadığı 2014’te tartışmalı referandumun ardından Rusya, yasa dışı bir şekilde Kırım’ı ilhak etmiştir. (Yavuz, 2021). Ancak Rusya taraftarları sadece Kırım’ı işgal etmemiş bunun yanında Ukrayna’nın doğusunda Rus taraftarı bölücüler sözde devletlerini kurmuşlardır. Donbas denilen bölgede de Rusya taraftarlarının yasa dışı yönetimleri 7 yıldır sürmektedir. (Yavuz, 2021).
Yandaki haritada görüldüğü üzere, Donetsk ve Luhansk (Donbas) bölgelerinin nüfusu ağırlıklı olarak Rus kökenlidir. 2014’ün Şubat ayında, bu bölgelerde bölücü gruplar, Ukrayna ordusundan ele geçirdiği silahlarla ve Rusya’dan alınan mühimmat desteği ile hükümet yanlısı birliklere saldırdılar ve sözde yapılan referandumla, 11 Mayıs 2014’te Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Lugansk Halk Cumhuriyeti isminde iki ayrı sözde yönetim oluşturdular (Yavuz, 2021). Rus taraftarı bölücülerin denetiminde Donetks ve Lugansk bölgelerinde ve Kiev ordusunun denetimindeki bölge arasında bir cephe hattı oluşturuldu. Ancak geçen 7 yılda yer yer silahlı çatışmalar yaşanmıştır. 2014 yılında Malezya Havayolları MH17 uçağının, Donetsk bölgesinde Ukrayna hava sahasında düşürülmesi sonucunda Ukrayna Krizi uluslararası bir krize dönüşmüş ve bu olayda 298 kişi hayatını kaybetmiştir. 2015 yılında uçağın bir Rus füzesi tarafından düşürüldüğü sonucuna varılmıştır. 2016 yılında yapılan araştırmalar sonucunda füze sisteminin Rusya tarafından kontrol edildiği ortaya çıkmıştır. 2015’in Şubat ayından bu yana Almanya, Fransa, Rusya ve Ukrayna Minsk Anlaşması ile çatışmaların durdurulması ve gerilimin azaltılması için aracılık etmeye çalıştı. Anlaşmaya göre çatışma bölgesinde ağır silahlar geri çekilecek ve bölge Ukrayna Hükümeti’nin denetiminde olması planlanmış ancak bu anlaşma yine olumsuz sonuçlanmıştır. Çatışmaların başlaması ile Ukrayna ve Rusya arasında silahlı çatışmaların yanında siber saldırılarda sık sık olmuştur. 2015’in aralık ayında Rusya tarafından gerçekleştirilen siber saldırıda Ukrayna’da yüz binlerce kişi elektriksiz kalmış ve yaklaşık bir sene sonra yine bir siber saldırıda Kiev’in bazı bölgeleri elektriksiz kalmıştır.
2.Yeniden Rusya-Ukrayna Krizi ve Son Durum
9 Aralık 2019’da Paris’te, Rusya, Ukrayna, Fransa ve Almanya devlet başkanlarının katıldığı Normandiya Dörtlüsü Liderler Zirvesi yapılmıştı. Bu zirvede özellikle tam ateşkes ve Mint Antlaşmasına olan bağlılık vurgulanmıştır. Bu zirveden sonra Ukrayna ve Rusya arasında gerilim azalmış ancak kısa bir süre sonra tekrardan artmıştır. Krizin çözümüne yönelik, Rusya, Ukrayna ve AGİT’ten oluşan Üçlü Temas Grubu, 27 Temmuz 2020’den itibaren kapsamlı ateşkes kararı almıştı ve bu doğrultuda 2021 senesine kadar kapsamlı ateşkes ufak çaplı krizlere rağmen sürdürüldü (Yavuz, 2021). Bu yıl Rus birliklerinin, Ukrayna sınırlarına yakın askeri yığınak yapması, Donbass bölgesinde ki gerilimi daha fazla artırdı. Rusya taraftarlarının, 26 Mart’ta, 4 Ukraynalı askerlerin keskin nişancı tarafından öldürülmesi bölgedeki krizi en yüksek noktaya çıkardı. Bu durum üzerine Ukrayna sınırdaki güvenlik önlemlerini daha fazla arttırılması üzerine Rusya da sınıra ve ilhak ettiği Kırım’da güvenlik önlemlerini arttırmıştır. Ayrıca Rusya ise Ukrayna’yı provokasyonla suçlayarak, “iç savaş” uyarısı yaptı bir yandan ABD’den de Ukrayna’ya destek açıklaması geldi. (Kerem, 2018). Şubat ayında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in yakın dostu Viktor Medvedçuk’un kontrolünde olduğu iddia edilen 3 kanal Rusya tarafından finanse edildiği gerekçesiyle kapatıldı. (Yavuz, 2021). Ukraynalı askerlerin öldürüldüğü gün Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Kırım’ı Kurtarmayı amaçlayan Askeri Güvenlik Stratejisini onaylamıştı. Yani Ukrayna, hukuki ve siyasi olarak Kırım, Donetsk ve Lugansk’ı bırakmayacağını ilan etmiştir.
Zelenskiy, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile yaptığı görüşmede, NATO üyeliği Hareket Planı verilmesinin önemini vurgulayarak NATO’nun Donbas’taki savaşı bitirmek için tek çözüm yolu olduğunu belirtmiştir. (Yavuz, 2021). Ancak NATO’nun hami ülkesi ABD, Ukrayna’nın toprak bütünlüğünden yana olmasına rağmen, Moskova’dan çekindiğini söyleyebiliriz. Zaten ABD’nin Ukrayna’ya destek açıklamasının ardından Kremlin Sözcüsü Peskov, ABD’nin Ukrayna’ya asker konuşlandırması halinde Rusya’nın da güvenliği sağlamak için adımlar atacağını belirtmiştir.
Kaynakça
Dayı, E. (2019). Siyasi Ve Hukuki Boyutlarıyla Sovyet Sonrası Rusya-Ukrayna İlişkileri ve Kırım Krizi. Kayseri: YÖK Tez. Nisan 24, 2021 tarihinde https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=aEzj_IdWAsjiSAfK3qwrBvwqvPn3Yznf3VeC-kWrqv-pHOG1Mq-v7-L9xJ3fYyGS adresinden alındı
Hoffmann, C. (2005, Aralık 21). Ukrayna Turuncu Devrim Yorgunu. DW: https://www.dw.com/tr/ukrayna-turuncu-devrim-yorgunu/a-2523505 adresinden alındı
Kerem, S. (2018, Kasım 30). Rusya-Ukrayna :İki dost nasıl düşman oldu? BBC News: https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-46391387 adresinden alındı
Kökçam, S. (2021, Mart 30). Köklü Geçmiş, kangrenleşmiş sorunlar: Rusya-Ukrayna Sorunları. TRT Haber: https://www.trthaber.com/haber/dunya/koklu-gecmis-kangrenlesmis-sorunlar-rusya-ukrayna-iliskileri-568611.html adresinden alındı
Luhn, A. (2014). The Ukrainian Nationalism at the Heart of ‘Euromaidan’. The Nation: https://www.thenation.com/article/archive/ukrainian-nationalism-heart-euromaidan/ adresinden alındı
Sputnik News. (2018). Ukrayna Rusya’yla arasındaki 21 yıllık antlaşmayı durdurdu. Sputniknews: https://tr.sputniknews.com/avrupa/201812101036559633-ukrayna-rusya-21yil-anlasma-durdurdu/ adresinden alındı
Yavuz, T. (2021, Nisan 9). 5 Soruda Rusya-Ukrayna Krizi. Nisan 23, 2021 tarihinde AA: https://www.aa.com.tr/tr/dunya/5-soruda-rusya-ukrayna-krizi/2203164 adresinden alındı